31 Ekim 2023 tarihinde İstanbul'da meydana gelen 5.7 büyüklüğündeki deprem, birçok bölgede hasara yol açtı. Depremin ardından oturulmaz hale gelen binalar arasında yer alan bir yapı, yaşanan son olayla dikkatleri üzerine çekti. Merkez üssü Marmara Denizi olan bu deprem, özellikle Zeytinburnu ve çevresindeki ilçelerde hissedilirken, hasar gören binalar konusunda büyük endişelere yol açtı. İşte, deprem sonrası çöken bina ile ilgili detaylar.
Çökme olayı, saat 14:30 sularında Zeytinburnu'nda gerçekleşti. Önceden de hasar tespit raporları bulunan bina, deprem sonrası bir çökme yaşadı. Görgü tanıklarının ifadelerine göre, bina aniden gürültüler eşliğinde yıkılmaya başladı ve çevredeki vatandaşlar büyük bir panik ile bölgeden uzaklaştı. Ailelerin önemli bir bölümünün bulunduğu bu bölgede, çökme anında kimsenin yaralanmaması büyük bir şans olarak değerlendirildi.
Yetkililer, olayın ardından hemen bölgeye intikal etti. İlk yapılan açıklamalarda, binada daha önce yapılan incelemelerin hasar tespit raporlarıyla uyuştuğu belirtildi. Depremin ardından alınan önlemlerin yetersiz kaldığını ifade eden uzmanlar, bu tür binaların dayanıklılığının artırılması gerektiğine vurgu yaptı. Zeytinburnu Belediye Başkanı, konuyla ilgili açıklamalarda bulunarak, “Bölgedeki yapıları gözden geçirecek ve güvenlik tedbirlerimizi artıracağız” dedi.
İstanbul'da meydana gelen bu deprem, binaların yapısal dayanıklılıklarını sorgulatan bir durum haline geldi. Çöken binanın enkazında yapılan incelemeler, binanın depreme uygun inşa edilmediğini ortaya koydu. Sadece bu bina değil, çevredeki diğer yapılarda da benzer hasarların olduğu ve çökmeye meyilli olanların tespit edilmesi gerektiği vurgulandı. Ayrıca, İstanbul'da meydana gelen depremler sonrası yeraltı su seviyesinin düşmesi gibi durumlar da binaların dayanıklılığını etkileyen faktörler arasında yer alıyor.
Uzmanlar, İstanbul gibi büyük bir metropolde, çökme riskini en aza indirmek için mevcut yapıların kapsamlı bir şekilde denetlenmesi ve gerekli güçlendirme çalışmalarının bir an önce başlatılması gerektiğini ifade ediyor. “Bu tür depremler her zaman olası. Bizim gibi büyük şehirlerde, yapıların sağlam olup olmadığını kontrol etmek, hem can hem de mal kaybını en aza indirmek adına önemlidir,” diyen bir inşaat mühendisi, deprem sonrası yapılması gerekenleri sıraladı.
Çökme olayı, yeniden inşaat çalışmaları ve şehir planlaması bağlamında, İstanbul’daki tüm müdahil paydaşları iş birliğine ve daha güvenli yapılar inşa etme çalışmalarına yönlendirdi. Çökme sırasında çevrede bulunan bazı vatandaşların yaptıkları sosyal medya paylaşımları, olayın korkutucu boyutunu gözler önüne serdi. Çöken binanın çevresindeki diğer yapılar için tehlike oluşturduğuna dikkat çeken bölge sakini, devletin bu konuda hızlı hareket etmesi gerektiğini belirtti.
İstanbul'dakilerin bu tür olaylar karşısında bilinçlenmesi gerektiğinin altını çizen uzmanlar, gece saatlerinde depremlerin ve sarsıntıların hissedilebileceği konusunda uyarılarda bulunuyor. Şehirde var olan yapıların denetlenmesi ve gelecekte benzeri durumların yaşanmaması için sağlam temeller üzerinde inşa edilmeleri gerektiği ifade edildi. Deprem nedeniyle ortaya çıkan kriz anında, vatandaşların ve yetkililerin doğru müdahaleleri gerçekleştirebilmesi oldukça kritik öneme sahip. Çökme olayının ardından hazırlanan raporlar, İstanbul gibi deprem kuşağında yer alan şehirlerde gelecek için önemli bir başlangıç teşkil edecek.
Sonuç olarak, İstanbul'da meydana gelen depremlerin ardından yaşanan bu çökme vakası, şehirdeki yapıların güvenliğini sorgulamakta ve bu konuda acil önlemler alınması gerektiğine işaret etmektedir. Yeni inşaat projelerinin yanı sıra mevcut yapıların güvenli bir şekilde yaşanan doğal afetlere karşı dayanıklı hale getirilmesi için bütüncül bir yaklaşım şarttır.